Sanat tarihi nedir sorusunun birden fazla tanımı mevcuttur. Şüphesiz sanat insanlık tarihinin aydınlatılmasında çok kilit bir etkendir. Bu sebeple sanat tarihi uçsuz bucaksız bir disiplinler arası tarihin incelenmesini gerektirir.
En sade haliyle sanat tarihi, görsel sanatların tarihsel evrim sürecini inceleyen bilim dalıdır. Sanat’ın bir başka tanımı ise tarih koşullarından doğan kültür eşyalarını inceleyen bilim dalı olmasıdır. Özetle sanat, kültür inşacı insan ürünlerinin tarih çizgisi boyunca süregelmesidir.
Dünya Sanat Tarihi ve Gelişimi
İnsanoğlu kendisini veya doğayı tarif etme bilincinde olduğundan beri bu benliği temsil edecek sanat içerikleri üretmektedir. Bu süreç mağara resimlerinden günümüze dek uzanan bir tarihi süreci kapsamaktadır.
Bilinen en eski mağara resimleri yaklaşık 40.000 yıl önce yapılmıştı. Şüphesiz Paleolitik Çağlarda üretilen sanat kaygısıyla günümüzde üretilen sanat kaygısı arasında benzerlikler ve farklılıklar söz konusudur.
Yazılı tarihten çok önceleri mağara resimlerinin insan deneyimlerini nesilden nesile aktarmasında önemli bir rol oynadığı tahmin edilmektedir. Genç nesillere hikayeler anlatmanın yollarından bir tanesi yaşam tecrübelerinin görselleştirilmesiydi.
Tarihi süreçte sanat eserlerinin formları ve icra amaçları değişime maruz kalmıştır. Günümüzde ise sanatın icrasında estetik kaygılar ve haz duygusu ön plandadır.
Sanat Tarihinde Akımlar Nelerdir?
Sanat tarihinde akımlar mevzusu bizlere insanlık tarihi açısından çok önemli veriler sunmaktadır. Gelenekler, dinsel vb. gibi unsurlar sanat akımlarının özelliklerini tayin eden etkenler olmuştur. Sanat tarihinde pek çok akım birbirini izlemiştir. Bunlardan bazıları şunlardır:
Romanesk, Gotik, Rönesans, Maniyerizm, Barok, Neoklasizm, Romantizm, Realizm, Empresyonizm, Ekspresyonizm, Sembolizm, Fütürizm, Dadaizm, Sürrealizm, Minimalizm…
Romanesk
Romanesk sanat akımı M.S 10. Yüzyılın ortalarından 12. Yüzyıla kadar Avrupa’da etkisini göstermiştir. Antik Çağ ve Bizans dönemlerinden Klasik Roma stillerini taklit eden bir mimari akımdır.
Gotik
Gotik sanatı, 12. yüzyılın ikinci yarısından 16. Yüzyılın sonlarına dek etkisini Avrupa’da göstermiştir. Romanesk yani Latin sanatına bir tepki olarak ortaya çıkmıştır. Gotik akımı bir nevi Rönesans’ı başlatan akımdır. Gotik sanatı mimari, heykelcilik, resim gibi alanlarda etkisini göstermiştir.
Gotik sanat akımı en bariz biçimde mimaride etkisini göstermiştir. Günümüzde ayakta kalmış belli başlı katedrallerde Gotik mimarinin esintilerini görebilmek mümkündür.
Rönesans
Rönesans, 15. ve 16. yüzyıllarda meydana gelen sanat akımıdır. Diğer ismiyle klasizm olan Rönesans, Antik Yunan ve Roma sanatının yeniden doğuşu anlamına gelir. İtalya’da başlayıp tüm Avrupa’ya yayılmıştır.
Dinsel ve Mitsle motifler ön planda olmuştur. Rönesans’ı yalnızca sanat akımı olarak tarif etmek hata olur. Rönesans; bilim, matematik, teknoloji, felsefe ve siyaset dahil hayata dair köklü değişimi ifade etmiştir.
Rönesans sanat akımının öncülerinden Leonardo da Vinci, Michelangelo gibi isimler, eserleriyle tarihe geçmişlerdir.
Barok
Barok sanat akımı 16. ve 17. yüzyıllarda etkisini sürdürmüştür. Rönesans sanatına tepki olarak meydana gelmiştir. Resim alanında etkisini göstermiştir. Resimde bir mekan algısı yaratılması amaçlanır. Bernini, Rubens gibi isimler Barok sanat akımının öncüsü olmuştur.
Romantizm
Fransız Devrimi’nin getirdiği bireye yönelik akımlar Romantizm’i ateşleyen unsur oldu. 19. yüzyılın başında başlayan hareket yüzyılın ortalarına dek popülerliğini kaybetmedi. Duygu ve hayal gücünü ön planda tutan romantikler, Aydınlanma Çağı’nın düzen ve akıl takıntısına bir tepki olarak meydana çıktı.
Romantizm, edebi eserlerden mimari şaheserlere dek her türden sanatı kapsamaktaydı. Akımın temsilcileri arasında J.M.W Turner, Caspar D. Friedrich, John Constable gibi isimler yer almaktaydı. Birleşik Devletlerde ise Hudson Nehri Okulu bu akımın temsilcisi niteliğindeydi
Sürrealizm
Sürrealizm, birinci dünya savaşının ardından Paris’te yeşermeye başlayan bir akımdır. Psikanaliz teoriler sürrealizm akımının omurgasını oluşturmaktadır. Bu devrim niteliğindeki sanat hareketi insan ruhunun derinliklerine kadar ulaşmayı başardı.
Ve böylece yoğun entelektüel ve duygusal sorgulamayı kışkırtarak modern sanatın çehresini değiştirdi. Miro, Salvador Dali ve Picasso’nun sürrealist çalışmaları mevcuttur.
Tarihi Sanat Müzeleri
Şüphesiz Louvre Müzesi tüm tarihi sanat müzeleri arasında en çok rağbet görmesiyle meşhurdur. Sanatseverlerin en çok seyahat etmeyi planladığı müzelerin başında gelmektedir. 73 bin metrekarelik devasa büyüklüğü ile 350 binden fazla paha biçilemez sanat eserini bünyesinde barındırır. Leonardo da Vinci’nin ünlü eseri “Mona Lisa” Louvre müzesinde sergilenmektedir.
Katolik mezhebinin merkezi unvanına sahip Vatikan şehir devleti, Hıristiyan dünyası için kutsal birçok sanat eserine ev sahipliği yapmaktadır. Vatikan müzeleri Roma Katolik Kilisesi tarafından Rönesans döneminde inşası tamamlanmıştır. Günümüzde Vatikan müzelerinde 70 binden fazla eser sergilenmektedir.
Viyana’da bulunan sanat tarihi müzesi 1891 yılında Avusturya-Macaristan İmparatoru I. Franz Joseph tarafından açılmıştır. Bünyesinde güzel sanatlar ve dekoratif sanatlar başta olmak üzere çok önemli tarihi eserleri barındırmaktadır. Müzede bulunan en önemli sanat eserleri arasında Pieter Brueghel’in “Babil’in Kulesi” tablosu örnek göstermek mümkündür.
Metropolitan sanat müzesi 1870 yılında New York’ta açılmıştır. Dünyanın en büyük ve en önemli sanat müzelerinden bir tanesidir. Orta çağ ve antik çağlara ait mühim pek çok tarihi sanat eserini bünyesinde barındırır. Dolayısıyla her yıl binlerce sanatsever tarafından ziyaretçi akınına uğramaktadır. Müzede sergilenmekte olan Winslow Homer’in “The Gulf Stream”, Jacques-Louis David’in “Sokrates’in Ölümü” adlı tabloları göze çarpan dünyaca ünlü sanat eserlerinden bazılarıdır.
Türk Sanat Tarihi
Türk sanat tarihi incelenmeye başladığında oldukça geniş bir zaman dilimi ve coğrafyayı ele almak gerekir. Yazılı kaynak eksikliği ve göçebe yaşam şartlarından dolayı İslamiyet öncesi Türk tarihi hakkında kaynaklar daha azdır.
Arkeolojik kazılar neticesinde antik Türk tarihinin aydınlatılmasında bulunan kap-kaçak, çömlek gibi kültür öğelerinin birer parçası olan araç-gereçler önemli yer tutmaktadır. İslamiyet’e ve beraberinde yerleşik hayata geçiş evresinde ise Türk kültürü ve sanatı köklü değişimlere maruz kalır.
İslami motiflerin yanı sıra Fars kültürünün yansımaları Türk sanatında görülmeye başlanır. Bunun yanı sıra Türkler, Bizans İmparatorluğundan, özellikle mimari açıdan etkilendiği görülmektedir.
Dolayısıyla Türk Sanat tarihi, Türki devletlerin coğrafi komşularıyla kültürel sentezinin incelenmesinden ibaret olduğunu ifade edebiliriz. Fakat Türk sanatının sentezden ibaret olduğunu belirtmek şüphesiz büyük bir hata olur. Türk sanatı, özden esintiler barındırmaktadır.